Avrupa

"Avrupa, Soğuk Savaş'tan Bu Yana En Tehlikeli Dönemi Yaşıyor"

“Ukrayna NATO’ya girerse Rusya ile NATO arasında savaş çıkar” Rusya Devlet Başkanı Putin, Kremlin'de ağırladığı Fransa Cumhurbaşkanı Macron ile görüşmesinin ardından bu sözleri sarfetti. Avrupa Birliği (AB) Temsilcisi Josep Borrell'de, Avrupa'nın "Soğuk Savaş"tan sonraki en tehlikeli dönemden geçtiğini söyledi.

Abone Ol

Muslim Port Haber Merkezi

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Kremlin Sarayı'nda bir araya geldi. 5 saatten fazla süren görüşmenin ardından her iki lider ortak basın toplantısında konuştu.

Görüşmenin anlamlı ve faydalı geçtiğini belirten Putin, Macron ile Rusya'nın ABD ve NATO'ya önerdiği güvenlik garantileri meselesi hakkında görüş alışverişinde bulunduklarını söyledi.

NATO'nun doğuya genişlememesi, 1997'deki sınırlarına geri dönmesi ve Rusya sınırlarına silah yerleştirilmemesi tekliflerinin ABD ve NATO tarafından görmezden gelindiğini kaydeden Putin, "Diğer şeylerin yanında şunu göz ardı edemeyiz: NATO 2019'daki askeri stratejisinde Rusya'yı doğrudan ana güvenlik tehdidi ve düşman olarak adlandırdı. NATO bizi düşman olarak belirledi." ifadelerini kullandı.

"NATO, Rusya'ya ders vermeye çalışıyor"

NATO'nun askeri altyapılarını Rusya sınırlarına yaklaştırdığını vurgulayan Putin, NATO ve üye devletlerinin Rus silahlı kuvvetlerini nereye ve nasıl konuşlandırılacağı konusunda 'ders vermeye çalıştığını' söyledi. Rusya'nın NATO'ya değil, NATO'nun Rusya'ya doğru ilerlediğini savunan Putin, "bu yüzden ülkesinin saldırgan davrandığını söylemenin mantıksız olduğuna" işaret etti.

Rus askeri birliklerin Rusya toprakları içerisindeki hareketinin komşu ülkelere hangi gerekçe ile tehdit olduğunu 'anlaşılmaz' bulduğunu vurgulayan Putin, bu durumun Moskova'ya karşı düşmanca bir politika izlemek için kullanıldığını dile getirdi. Putin, 'NATO üyesi ülkelerin kendisi Ukrayna'yı modern silahlarla doldurmaya, Ukrayna ordusunun modernizasyonu için önemli mali kaynaklar ayırmaya ve askeri uzmanlar, eğitmenler göndermeye devam ediyor.' şeklinde konuştu.

'Ukrayna NATO'ya girerse Rusya ile NATO arasında savaş çıkar'

Ukrayna'nın NATO'ya alınması halinde savaş çıkacağına işaret eden Putin, Fransa dahil Avrupa ülkelerinin Kırım'ı Ukrayna'nın parçası olarak saydığını, Moskova'nın ise Kırım'ı Rusya'nın saydığını hatırlattı. Putin konuşmasını şöyle sürdürdü:

'Ukrayna'nın doktrin belgelerinde Rusya 'düşman' olarak tanımlanıyor ve Kırım'ın askeri yollarla geri alınması belirtiliyor. Öyleyse, Ukrayna'nın NATO üyesi olduğunu tasavvur edin. O zaman Rusya ve NATO arasında askeri çatışma meydana gelecek demektir. Biz NATO ile savaşmak mı istiyoruz? Ya da siz Rusya ile mi savaşmak istiyorsunuz? Fransa'nın Rusya ile savaşmasını ister misiniz?'

Minsk anlaşmaları dışında alternatif yok

Mevcut Kiev yönetiminin Minsk anlaşmalarını feshetmek için bir yol izlediği kanaatini taşıdığını bildiren Putin, bu anlaşmaların dışında bir alternatif olmadığını vurguladı.

Kiev yönetiminin Donetsk ve Lugansk ile doğrudan diyalog yoluyla ülkenin toprak bütünlüğünün sağlanması yönündeki barış imkanlarının tamamını yok saydığını söyleyen Putin, Macron'un bu konuları Kiev ziyaretinde detaylı bir şekilde ele almayı umduğunu dile getirdi ve ziyaret sonrası tekrar telefonda Macron ile görüşeceklerini aktardı.

Putin, Macron'un bir dizi fikirlerinin Ukrayna konusunda atılacak adımlar için olumlu olduğunu kaydetti.

ABD ve NATO ile güvenlik garantileri konusunda diyaloğun sona ermediğine dikkati çeken Putin, bu husustaki önerilerine yanıt alamadıklarını hatırlattı.

Rusya'nın ABD ve NATO'ya güvenlik garantileri konusunda gönderdiği cevaba karşı cevap hazırladıklarını bildiren Putin, 'Şimdi kendi vizyonumuzla bir cevap hazırlıyoruz. Cevabı Washington ve Brüksel'e göndereceğiz.' ifadelerini kullandı.

Macron: Rusya ve Avrupa birlikte güvenlik düzeni inşa etme iradesi göstermeli

Fransa Cumhurbaşkanı Macron ise Rusya ve Avrupa'nın güvenlik garantileri konusunda birlikte çalışması gerektiğini belirterek, 'Avrupa'da yeni bir güvenlik düzeni inşa etmek ve istikrar için güvenlik garantileri üzerinde çalışmaya hazır olduğumuz iradesini birlikte göstermeliyiz. Bu, egemen devletler olarak birlikte inşa ettiğimiz temele dayanmalıdır." ifadelerini kullandı.

Bölgede istikrarı sağlayacak yeni mekanizmalar inşa etmek gerektiğini vurgulayan Macron, 'Ancak bu, son 30 yılın anlaşmaları ve temel ilkeleri revize ederek veya temel Avrupa haklarını sınırlandırarak inşa edilemez" dedi.

Rusya ve Avrupa Birliği'nin (AB) gerilimin azalması ve durumun istikrara kavuşmasına yönelik somut önlemler konusunda anlaşması gerektiğine dikkati çeken Macron, Rusya'nın ve Avrupa ülkelerinin kaos istemeyeceğini vurguladı.

Ukrayna'daki gerilimi AB ve Rusya'nın çözüme kavuşturması gerektiğini belirten Macron, Minsk anlaşmalarının tam uygulanması ve Donbas'taki ihtilafın çözümü için Normandiya formatı çerçevesinde çalışmaların sürdüğünü hatırlattı.

'Ukrayna meselesi ancak siyasi olarak çözülebilir'

Minsk anlaşmalarının Ukrayna'daki krizin çözümünde ilerleme sağlamaya neden olacağını, bunu Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'e de söyleyeceğini bildiren Macron, 'Ukrayna meselesinin çözümü ancak siyasi olabilir ve bu çözümün temeli Minsk anlaşmalarıdır.' dedi.

Zelenskiy'in Ukrayna sınırları yakınındaki 125 bin kişilik Rus askeri birlikleri konusunda 'gergin' olduğunu da aktaran Macron, Zelenskiy'in buna rağmen 'soğukkanlı' davrandığını ve bunun memnuniyetle karşılanması gerektiğinin altını çizdi.

Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) içinde halihazırda sahip oldukları gelişmeleri göz önünde bulundurarak Avrupa'da güvenlik ve istikrarı tesis edebileceklerine emin olduklarını söyleyen Macron, 'Ama aynı zamanda yeni çözümler de üretmemiz gerekiyor, bunlar belki de daha yenilikçi olmalı." dedi.

Macron, Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko'nun ülkeye nükleer silahlar yerleştirebileceği yönündeki sözleri ve bu ülkedeki anayasa değişikliği konusunda rahatsız olduğunu, ancak Putin'in kendisini bu konuda teskin ettiğini dile getirdi. ​​​​​​

Biden: Rusya, Ukrayna'yı işgal ederse Kuzey Akım 2'ye son vereceğiz

ABD Başkanı Joe Biden, Rusya'nın Ukrayna'yı işgal etmesi durumunda NATO'nun karşılık vermeye hazır olduğunu söyledi.

Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile Beyaz Saray'da bir araya gelen Biden, gündemlerinde Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik tehdidine karşı ortak bir tutum sergilemek olduğunu söyledi.

ABD'nin Almanya ve diğer müttefik ve ortaklarıyla Ukrayna- Rusya krizine diplomatik çözüm arayışı içinde olduğunu belirten Biden, ''Rusya, Ukrayna'yı daha fazla işgal kararı alırsa, biz (karşılık vermeye) ortaklaşa hazırız, tüm NATO hazır. '' dedi.

Biden, Rusya'dan Almanya'ya doğal gaz taşımak için inşa edilen "Kuzey Akım 2" projesi konusunda, ''Başbakan Scholz'den güvence aldınız mı? Almanya bu projenin fişini çekecek mi?'' sorusuna, "Rusya (Ukrayna'yı) işgal ederse, bu tankların ve askerlerin Ukrayna sınırını geçmesi anlamına geliyor, Kuzey Akım 2 artık olmayacak, son vereceğiz. Söz veriyorum, bunu yapacağız.'' şeklinde cevap verdi.

Borrell: Avrupa, Soğuk Savaş'tan bu yana en tehlikeli dönemi yaşıyor

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Rusya'nın Ukrayna sınırındaki askeri yığınağına yönelik ABD'nin kaygılarını paylaştığını ve Avrupa'nın "Soğuk Savaş"tan sonraki en tehlikeli dönemden geçtiğini söyledi.

ABD-AB Enerji Konseyi Bakanlar Toplantısı kapsamında Washington'da bulunan Borrell, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile ikili görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Son günlerde bölgenin, Rusya'nın neden olduğu jeopolitik türbülansın etkisinde kaldığını ifade eden Borrell, enerji konusunun ise Rusya ile Ukrayna arasındaki krizin merkezinde olduğunu söyledi.

Borrell, "Çünkü Rusya, Avrupa'ya sağladığı önemli enerji tedarikini jeopolitik kazanımlar için bir etki aracı olarak kullanmak konusunda tereddüt etmiyor ve AB'deki enerji fiyatları bir yıl önceye göre 6 ile 10 kat arasında arttı. Bunun tüketicilerin ve ekonominin rekabetçiliği üzerinde çok etkisi var." diye konuştu.

Avrupa'nın bir an önce enerji kaynaklarını çeşitlendirmesi gerektiğini vurgulayan Borrell, Avrupa'da enerji tüketiminin büyük ölçüde gaz ve kömüre dayandığını, bunun da yenilenebilir enerjiye dönmek için iyi bir gösterge olduğunu kaydetti.

Ukrayna ordusu Türkiye'den alınan SİHA'lar ile 'Rusya'ya cevap tatbikatı' yapacak

Ukrayna sınırlarına 100 binden fazla asker yığdığı belirtilen Rusya, Belarus'ta tatbikat yaparken benzer bir adım da Kiev yönetiminden geldi.

Ukrayna, 10 ve 20 Şubat tarihleri arasında, Türkiye'den aldığı Bayraktar SİHA'larını da kullanacağı bir askeri tatbikat yapacağını açıkladı.

Ulusal bir televizyon kanalına konuşan Savunma Bakanı Oleksii Reznikov, Ukrayna ordusunun eğitim çalışmalarına devam ettiğini söyledi.

Ukraynalı bakan, 10 Şubat'ta başlayacak tatbikatta Türkiye'den satın alınan Bayraktar SİHA'lar ile birlikte tanksavar füzeleri Javelin NLAW'ın da kullanılacağını kaydetti.

Ukrayna'ya Bayraktar TB2 satışı

Türkiye, 2019'dan sonra Ukrayna'ya çok sayıda Bayraktar TB2 silahlı insansız hava aracı sattı. Bu silah satışı başta Rusya olmak üzere Fransa gibi bazı Batılı ülkelerin de tepkisini çekti.

Bazı haber kaynakları geçtiğimiz hafta Türkiye'nin Ukrayna'ya sattığı SİHA sayısının bilinenden fazla olduğunu öne sürdü.

Ukrayna ülkenin doğusunda Rus destekli isyancılara karşı savaşta ve sınır güvenliği sağlanması için Türkiye'den aldığı SİHA'ları kullanıyor.

Aşırı sağcılar sivilleri eğitiyor

Diğer yandan Ukrayna ordusu savaş hazırlığı yaparken siviller de silah eğitimi almaya başladı. Ülkede 2016 yılında kurulan aşırı sağcı parti Ukrayna Ulusal Kolordu üyeleri, Rus işgaline karşı başkent Kiev'de gönüllülere askeri eğitim verdi.

Eğitimde sivillere silah kullanımı ve ilk yardım gibi temel bilgiler aktarıldı. Eğitime katılan gönüllülerden biri ailesi ve ülkesini korumak istediğini söyledi.

Ukrayna krizi

Batılı ülkeler, Ukrayna sınırına 100 bin asker yığan Rusya'yı işgal planı yapmakla suçluyor. Rusya ise Batılı ülkelerin işgal planı suçlamalarını reddederek, NATO'nun doğuya doğru genişlemesine karşı savunmasını güçlendirdiğini belirtiyor.

Rus yönetimi son olarak Belarus'la yapılan ortak tatbikat için bu ülkeye de 30 bin asker gönderdi.