Avrupa

Belarus - Polonya Sınırında Ne Oluyor, Göçmen Krizinde Son Durum Ne?

Belarus üzerinden Avrupa Birliği (AB) üyesi Polonya'ya girmek, oradan da diğer AB ülkelerine geçmek isteyen düzensiz göçmenler, iki ülke arasındaki sınırında bekleyişlerini sürdürüyor.

Abone Ol

Belarus'un Grodno şehrindeki Bruzgi sınır noktasını geçtikten sonra Polonya sınırına dayanan, çoğunluğunun Irak'tan geldiği belirtilen göçmenler geceyi sınır boyunda geçirdi.

Aralarında çok sayıda çocuk ve kadının da bulunduğu 2 bine yakın göçmen, ormanlık alandaki sınır tellerinin önünde kurdukları çadırlarda kaldı.

Gece hava sıcaklığının sıfır dereceye düştüğü bölgede, ormandan kestikleri ve topladıkları odunları yakarak ısınan göçmenler, su ve yiyecek sıkıntısı yaşıyor.

Gece boyunca sınırın ötesinde yoğun önlem alarak nöbet tutan Polonya güvenlik güçleri, zaman zaman göçmenlerin ülkelerine dönmesi konusunda anons yaptı.

Belaruslu güvenlik güçlerinin sınıra kadar eşlik ettiği göçmenlerle Polonya polisi arasında zaman zaman gerilim yaşandı. Tel örgüleri kesmeye ve odunlarla yıkmaya çalışan göçmenlere polis göz yaşartıcı gazla müdahale etti.

Sınırın farklı noktalarına küçük gruplar halinde yayılan binlerce Polonya güçleri ile göçmenler arasındaki kovalamaca da devam ediyor.

Sınırdaki yığılma neden oldu ve Polonya nasıl tepki verdi?

Polonya, Avrupa Birliği, NATO ve diğer batılı ülkeler Belarus'u Orta Doğu ve Afrika'dan başkent Minsk'e uçaklarla gelen göçmenleri Polonya sınırına taşıyarak krizi bilinçli olarak tırmandırmakla suçluyor.

Avrupalı liderler Belarus Devlet Başkanı Aleksandır Lukaşenko'nun yaptırımlar ve ülkedeki insan hakkı ihlallerine gelen eleştirilere karşı intikam duygusuyla hareket ettiğini savunuyor. Bazı uzmanlar ise Belaruslu liderin AB ve batıdan taviz koparmaya çalıştığını belirtiyor.

Polonya ise sınırı geçmeye çalışan göçmenlere karşı sert bir duruş sergiledi. OHAL ilan ederek sınır boyunda sıkışan göçmenlere yardım ulaşmasını engelledi. Hızla parlamentodan geçirilen kanunlarla polise iltica taleplerini yok sayarak Belarus'a geri gönderme yetkisi verildi. Ayrıca hükümet sınır boyuna duvar çekilmesi planını onayladı. Varşova yönetimine göre yıl başından bu yana 30 bine yakın sınırı geçme girişimi oldu ve bunun 17 bini sadece ekim ayında meydana geldi.

Göçmenler nereli?

Son dalgayla sınıra gelen ve kamp kuran göçmenlerin çoğunu Iraklı Kürtler oluşturuyor. Kuzey Iraktan, Minsk'e uçaklarla gelen göçmenler pazar gecesi sınıra geldi.

Kuzey Irak'tan kalkan uçaklar diğer ülkelerden gelen göçmenler için de önemli bir rota haline dönüştü. Türkiye veya Kuzey Afrika'dan tehlikeli deniz yolculuğunu yapmak istemeyen Suriyeli, Afgan ve Afrikalılar da Belarus hattını tercih edebiliyor.

Uluslararası toplum ne yapıyor?

Uluslararası ve yerel sivil toplum kuruluşları Polonya hükümetinden kendilerine sınır bölgesine geçiş izni vermesini istiyor. Böylece bir insani kriz yaşanmadan sınır bölgesinde sıkışan göçmenlere yardım ulaştırmak istiyorlar. Bölgede ilan edilen OHAL nedeniyle STK ve gazetecilerin bazı noktalara geçişi mümkün olmuyor.

Batı ülkeleri ise Polonya, Litvanya ve Letonya'ya destek verirken Minsk üzerindeki baskıyı artırıyor. AB Lukaşenko'nun kararlarını "gangster tipi uygulamalar" olarak nitelendirirken yaptırımların artırılabileceği tehdidinde bulundu. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen insan kaçakçılığına destek olan üçüncü ülke havayollarına da yaptırım uygulanabileceği uyarısında bulundu.

Lukaşenko ne diyor?

Lukaşenko ise geri adım atma niyetinde olmadığını belirtiyor. Salı günü yaptığı açıklamalarda Avrupa Birliği karşısında "diz çökmeyeceğini" vurguladı.

Bir kavga arayışında olmadığını söyleyen Lukaşenko "Ben deli değilim, bunun nereye gidebileceğini elbette kestirebiliyorum. Yerimizi biliyoruz ama diz de çökmeyeceğiz," ifadelerini kullandı.

Bundan sonra ne olabilir?

Polonya kriz karşısında sert bir tutum takındı ve hükümet her ne kadar Almanya'ya geçmek istese de binlerce göçmeni kabul etmeyecek gibi görünüyor. Avrupa Birliği ise insani değerleri ve politik endişeler arasında bir denge bulmaya çalışıyor.

Öte yandan kış mevsiminin yaklaşmasıyla sınır bölgesindeki hava sıcaklığı da özellikle geceleri oldukça tehlikeli düzeylere düşüyor. Sınırdaki yığılma artarken göçmenler Minsk'e de uçaklarla gelmeye devam ediyor.

Bu durumda krizin kısa bir zaman içerisinde çözülmeyeceğine işaret ediyor.