Muslim Port Haber Merkezi | Yunus Emre Kaynak
Zulmün ve şiddetin her geçen gün tırmandığı Keşmir'de skandal bir karara daha imza atıldı. Bölgenin seçim sorumluları tarafından yapılan son açıklamaya göre Keşmir'e yerleştirilen Hindu işgalcilere seçimlerde oy hakkı tanındı. Mevcut 7,6 milyon seçmene yüzde 30'luk bir artışla beraber yaklaşık 2,5 milyon daha fazla seçmen eklemesi bekleniyor.
Yeni seçmenler arasında bölgede geçici olarak ikamet eden Hintliler, özellikle Hint askeri personeli, hükümet ve özel sektör çalışanları ve göçmen işçiler yer alacak.
Hindistan zulmü altındaki Keşmir'de oy hakkı Ağustos 2019'a kadar yalnızca daimi sakinleriyle sınırlıydı ve Hindistan anayasasının tartışmalı bölgeye - yine komşu Pakistan tarafından talep edilen - sınırlı özerklik veren 370 . Yasa, bölge dışından gelen Hintlilerin kalıcı olarak yerleşmelerini, arazi satın almalarını ve yerel hükümet işlerinde çalışmalarını yasaklıyordu.
Keşmir'in Özel Statüsü Kaldırılmıştı
2019 yılının Ağustos ayında Modi hükümeti, büyük bir oy çokluğuyla yeniden seçimi kazandıktan iki ay sonra, onlarca yıllık yasayı yürürlükten kaldırarak ve bölgeyi federal olarak kontrol edilen iki bölgeye bölerek bölgeyi tek taraflı olarak özel statüsünden çıkarma kararı almıştı.
Bu, bölgede yaşayan Müslümanların bağımsız bir devlet ya da Pakistan ile birleşme için bir halk hareketini engellemeyi amaçladığını söyledikleri bir dizi yasa ve hükümet hareketinin sadece başlangıcıydı. Keşmirliler, 370. maddenin kaldırılmasının ve ardından gelen yasal hamlelerin bölgenin demografisini değiştirmeyi amaçladığını söylüyor.
Amaçları Bölgenin Demografik Yapısını Değiştirmek
Hindistan hükümeti, 15 yıldan fazla bir süredir bölgede yaşayan her Hintliye vatandaşlık hakkı veren tartışmalı bir ikametgah yasası çıkardı. Her Hint vatandaşını bölgede arazi satın almaya uygun hale getiren yeni yasalar da kabul edildi.
Çarşamba günü yapılan açıklamada, bir Hint vatandaşının ikamet belgesine sahip olmasına veya Hindistan tarafından yönetilen Keşmir'de seçmen olması ya da askere alınması için daimi ikamet etmesine gerek olmadığı belirtildi.
"Cammu ve Keşmir'de normalde ikamet eden herhangi bir çalışan, bir öğrenci, bir işçi veya başka herhangi biri şimdi seçmen olabilir" açıklaması yapıldı.
2011 nüfus sayımına göre, Hindistan tarafından yönetilen Keşmir'deki 12,5 milyonluk toplam nüfusun yüzde 68,31'ini Müslümanlar ve yüzde 28,43'ünü Hindular oluşturuyor. Bu sakinlerin yüzde 97'sinin ise Müslüman olduğu biliniyor.
Modi Hükümeti İsrail ve Çin Politikası Güdüyor
Keşmirli politikacılar ve Hindistan'ın muhalefet partileri, hükümetin yeni seçim kurallarını kınadı.
Hindistan yönetimindeki Keşmir'in eski başbakanı Mehbooba Müftü, hareketi bölgedeki "seçim demokrasisinin tabutuna çakılan son çivi" olarak nitelendirdi.
Açıklamada, "Hükümet hileli bir şekilde 2,5 milyon seçmen getirmek ve bazı faşist yöneticilerle bölgeyi yönetmek istiyor. Demografik değişiklikler yapmak istiyorlar." dedi.
63 yaşındaki politikacı, iktidardaki Hindistan Halk Partisi (BJP) hükümetinin Keşmir'de bir "Nazi Almanya'sı veya İsrail politikası" uygulamak istediğini söyledi.
Müftü'nün BJP ile koalisyon hükümeti 2018'de düştü. O zamandan beri, Hindistan tarafından zulüm gören Keşmir'de seçilmiş bir hükümet yok ve özenle seçilmiş baskıcı yöneticiler aracılığıyla doğrudan Yeni Delhi tarafından yönetiliyor.
Bölgede Seçim Haritası Yeniden Çiziliyor
Bu yılın Mayıs ayında, Modi hükümeti, bölge sakinlerinin haklarını ellerinden almayı ve güçsüzleştirmeyi amaçladığını söylediği Keşmir bölgesi için yeni bir seçim haritası açıkladı.
Yeni harita, Hindu çoğunluklu Cammu bölgesindeki meclis sandalye sayısını altı kat artırarak 37'den 43'e çıkarırken, bölgenin Müslüman çoğunluklu Keşmir kısmında ise sadece bir tane daha eklenerek 47'ye yükseldi.
Uzmanlar, alınan kararların Hindu çoğunluklu Cammu lehine çarpıtıldığını söyleyerek, hükümeti bölgenin nüfusunu göz önünde bulundurmadan evrensel kriterlerini ihlal etmekle suçladığını söyledi.
Son yetmiş yıldır, Hindistan tarafından zulüm ve baskıların devam ettiği Keşmir, Keşmir merkezli siyasi partiler tarafından yönetildi ve bölge üzerinde siyasi hakimiyete sahip Müslüman bir başbakana sahipti.
Ancak 2014'te iktidara geldiğinde Modi hükümeti destekçilerine orada bir Hindu başbakanı sözü vermişti.
BJP henüz Keşmir'de tek bir sandalye kazanmamış olsa da, parti, 2014 seçimlerinde 37 meclis sandalyesinin 25'ini kazandığı Cammu bölgesinin Hindu çoğunluklu bölgelerinde önemli bir etkiye sahip.
O zamandan beri, Hindu parti, Müslüman çoğunluklu Keşmir'e girmeye çalışıyordu. Bu son hamleyle uzmanlar, BJP'nin hedefine her zamankinden daha yakın olduğunu söylüyor.
Gelecek yıl yapılması muhtemel olan yaklaşan meclis seçimleri için seçim listelerini güncelleme süreci başladı ve nihai listenin Kasım ayında çıkması bekleniyor.
Yerleşimci Sömürgeciliği
Kimliğinin açıklanmasını istemeyen Keşmirli bir siyasi analist, El Cezire'ye bulunduğu değerlendirmede, daha fazla seçmen getirme kararının "Keşmirlileri sarstığını ve bir sonraki hamlenin evlerini terk etmelerini istemek olabileceğini" söyledi.
Açıklamasında, "Müslüman toplumunun tamamen güçsüzleşmesini istiyorlar. Zaten birçok yasa aracılığıyla, siyasi bir azınlığa dönüştürüldüler "dedi.
Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Massachusetts Liberal Sanatlar Koleji'nde antropoloji dersleri veren Muhammed Cüneyd, El Cezire'ye verdiği demeçte, hükümetin "nihai hedefinin zorla demografik değişim, Keşmirlilerin mülksüzleştirilmesi ve Keşmirlilerin siyasi bir kimlik olarak silinmesi" olduğunu söyledi.
"Bu, Keşmir'in tarihinde benzeri görülmemiş bir durum" diyen Cüneyd, "yabancı rejimler Keşmir'i yönetirken, genellikle yerli halkı yeni bir nüfusla değiştirmeye çalışmadılar.'
Keşmir'de demografik yapının değiştirilmeye çalışılmasının, Keşmir'in yıllar süren mücadelesine büyük zarar vereceği ve işgal politikalarının giderek sertleşeceği uzmanlar tarafından değerlendirilen konular arasında yer alıyor.