Filistin

“Gazze'den Dünyaya Tekrar Uçacağıma İnanıyorum.”

Gazze havaalanı bir projeden daha fazlasıydı. Filistinliler için bir özgürlük simgesiydi. Çünkü gökyüzünde Filistin bayrağını dalgalandırmak her birinin hayaliydi.

Abone Ol

Muslim Port Haber Merkezi | Fahrettin Uras

Yaser Arafat Uluslararası Havalimanı şu an bir harabe fakat geçmişte bundan daha fazlasıydı. Bu havalimanı Filistin özgürlüğünün bir sembolüydü.

Kaptan Zeyad el-Bada Kahire'de bulunduğu sırada Filistin Kurtuluş Örgütünün lideri Yaser Arafat'tan sürpriz bir telefon aldığında tarih 2 Haziran 1996'yı gösteriyordu. Arafat, şahsi pilotu el-Bada'ya Gazze Uluslararası Havalimanına inen ilk kişi olacağı haberini vermişti.

Şu anda da havalimanın genel müdürü olan el-Bada El-Jazeera'ya verdiği röportajında şunları aktardı: 'O dönemde hava haritaları yoktu, radarlar yoktu, Gazze Havaalanı uluslararası alanda bile tanınmıyordu.'

Kahire Uluslararası Havalimanı Arafat'ın bizzat Hüsnü Mübarek'ten uçuş için izin almasına kadar bir uçuş planı oluşturmayı reddetti. El-Bada ise inişi bir uçak pisti yerine asfalt caddeye yapacağından çok endişeliydi. Uçuş sırasında endişeden elleri ve ayakları titriyordu. Fakat uçuş başarılı bir şekilde gerçekleştiğinde endişe, yerini sevinç gözyaşlarına bırakmıştı.

El-Bada o heyecanlı anları şöyle anlatıyor: 'İnişi yaparken dans eden bir insan kalabalığı gördüm. Anlık bir hareketle dolaptan Filistin bayrağı aldım ve kalabalığa doğru kaldırarak insanları selamladım.'

Arafat, Gazze Uluslararası Havalimanına inişi sırasında taraftarlarını selamladı 26 Temmuz 2000

El-Bada, İsrail ve Filistin arasındaki gerginliğin arttığı ve uçuşların durdurulduğu 7 Ekim 2000 tarihine kadar yurtiçi ve yurtdışı olmak üzere toplamda 55 uçuş gerçekleştirmişti.

Gazze Havalimanı İsrail işgaline karşı çıkan 'İkinci İntifada' sırasında İsrail güçleri tarafından yok edildi.

2007 yılından beri İsrail-Mısır ablukası altında yaşayan Filistinli havalimanı çalışanları havalimanının inşaatı sırasında yaşadıkları gururu anlatırken, 20 yıl önce yaşanan yıkımı hatırladıklarında ise bir o kadar hüzne boğuluyorlar.

45 Günde Bir Pist

Yaser Arafat havalimanı projesini başlattığında yıl 1994 idi. Havalimanın konumu Gazze'nin Mısır sınırına yakın güneydeki 'Refah' kentinin hemen yanı başındaydı.

Hind el-Khoudary'nin babası Üsame el-Khoudary uçakların park edildiği pist ve havaalanı apronunun ihalesini kazanan bir Filistinliydi. Verdiği düşük teklif ona herhangi bir kar getirmiyordu.

Üsame'nin eşi Merve el-Khoudary El-Jazeera'ye verdiği röportajda eşi için şu cümleleri sarf etti: 'Üsame teklifin bedelini önemsemedi. Gazze Uluslararası Havalimanının bir parçası olmak istedi, bu tarihin bir parçası olmak istedi.' dedi ve sözlerine şöyle devam etti: 'İhaleyi kazandığında otuzlu yaşlarındaydı. İhale kazananlarının açıklandığı gün gözlerinin parıldadığını hatırlıyorum.'

Hind Khoudary dokuz çocuklu bu ailenin tek kızı olduğundan bahsederken babası Üsame el-Khoudary'nin bu proje üzerinde çalışmaya başladığında kendisinin beş aylık olduğunu ekledi.

Üsame el-Khoudary, ortada (beyaz gömlekli) kızı Hind ile...

Üsame el-Khoudary masrafları yarıya düşürmek için proje vaktinin yarısı olan 45 gün içinde pisti bitirmeye karar vermiş. Merve el-Khoudary eşini 45 günlük süre zarfında sadece bir saat görebildiğini aktardı.

Bu proje 1996 yılının başlarında 150 işçi ve 4 tane araçla başlamış ve günde 3000 ila 3500 ton asfalt döşeniyormuş. Üsame el-Khoudary'nin 1993 yılında şirketini kurduğunda Gazze'deki tek asfalt firması olan NORCO ile çalıştığını yine kızı söylüyordu.

66 yaşındaki Saleem al-Atwneh pistin yapımında çalışan işçilerden biriydi. Al-Atwneh İsrail'in inşaatı durdurmaya çalıştığını malzemelere zarar verdiğini ve inşaat araçlarının siteye girişini engellediğini anlattı.

Al-Atwneh inşaat sırasında yaşadığı duyguyu '7/24 çalıştık ama mutluyduk, kendi ellerimizle gerçekleştirdiğimiz bir rüyaydı.' diyerek aktardı.

İlk uçağın iniş anını anlatan al-Atwneh o anki heyecanını şu şekilde dile getirdi: 'Biz asfalt işçileri ve mühendisleri, uçağın Gazze Uluslararası Havaalanına ilk inişini kutlamak için oradaydık. Uçak ilk kez herhangi bir sorun olmadan indi, herkes bizimle gurur duyuyordu!'

Havalimanının açılması Filistin devleti için olumlu bir adım gibi gözüküyordu. Yaser Arafat Uluslararası Havalimanı olarak tanındı.

Fakat işgalci İsrail güçleri 2001 yılında İkinci İntifada sırasında buldozerlerle uçak pistlerini parçaladı.

NORCO firmasının sahibi Yaser Rehan: 'Üsame ve ben İsrail'in yıkımının ardından sabah havaalanına gittik. Çok üzgündük ama umudumuzu kaybetmedik.' Hind el-Khoudary yıkımdan sonra babası ve Rehan'ın pisti tamir ettiklerini aktardı.

Fakat İsrail güçleri 2001 ve takip eden yıllarda havalimanı ve pisti tamamen yok etmeye yönelik hava saldırıları düzenledi.

Hind el-Khoudary babası için 'Babamın mühendislik ve inşaat şirketi 1985'te kurulmuştu ve Gazze'de Balık Pazarı, Al Karama Kuleleri ve Qattan Çocuk Merkezi'nin yanı sıra çeşitli okul, altyapı ve konut projeleri de dahil olmak üzere 58 proje gerçekleştirdi.' dedi.

Üsame el-Khoudary inşaat çalışmasında...

Ancak 2007'de Gazze Şeridi'nden ayrılan Üsame el-Khoudary Aralık 2012'de 51 yaşında vefat etti. Abluka nedeniyle terk edilen bir hastane inşaatı projesi için arkasında 2 milyon dolardan fazla borç bıraktı.

Rehan, bir anlaşmazlık nedeniyle, Filistin Yönetimi'nin proje için müteahhitlere hala ödeme yapmadığını, bunun karşılığında da taşeronlara havaalanı pistindeki çalışmaları için 2 milyon şekel (615.000 $) borçlu olduğunu aktardı.

Rehan ise, 2007'de NORCO'yu sattı ve Gazze'nin inşaat sektörünü felce uğratan abluka nedeniyle tüm çalışmalarını durdurmak zorunda kaldı.

Al-Atwneh ise 10 yıldır işsiz ve Gazze Şeridi'nde çalışmayan binlerce kişiden sadece biri.

Hind el-Khoudary beş kardeşi ile babalarının borçlarını ödeyerek daha iyi bir gelir elde etmek için Gazze Şeridi'nden ayrıldıklarını aktardı. Üç erkek kardeşi anneleri ise Gazze'de kaldı.

Babasını kaybetmenin ona verdiği acıyı anlatan Hind el-Khoudary: 'Babamızın ölümü ailemin hayatında bir dönüm noktasıydı, özellikle de babamın tek kızı olduğum için. Başarılı bir gazeteci olmak için gücümü babamdan aldım.'

'Gazze havalimanındaki çalışmalarından özellikle gurur duyuyoruz.'

Filistin'in Özgürlük Simgesi

Gazze havaalanı bir projeden daha fazlasıydı. Filistinliler için bir özgürlük simgesiydi. Çünkü Gökyüzünde Filistin bayrağını dalgalandırmak her Filistinlinin hayaliydi.

Gazze'de bombalanan binalar artık olağanüstü bir olay değil. Ama havalimanı farklı, Filistin'in hayali tamamen mahvoldu.

45 gün içinde tamamlanan pist artık bir enkaz yığını. Oraya herhangi bir uçağın indiğini görmenin hayali bile kurulamaz.

Hind el-Khoudary: 'Refah'ta çalışıp yıkık havalimanının önünden her geçişimde tek hissettiğim gönül yarasıydı.'

Ancak Kaptan el-Bada, Güney Gazze Şeridi'ndeki Gosh Gatif'te yeni bir havalimanı kurma planlarının hazırlanmasına yardım ettiğini aktardı.

El-Bada planlama ve tasarım aşamaları tamamlandıktan ve kaynak sağlandıktan sonra hükümetten inşaat onayı isteyeceğini aktardı.

Pek çok kişinin İsrail'in Gazze'nin yeni bir havalimanına sahip olmasına asla izin vermeyeceğine inanmasına rağmen, el-Bada, daha önce gerçekleştirildiği için bu Filistin rüyasını yeniden canlandırma konusunda iyimser.

El-Bada, 'İlk uçağı 1996'da herhangi bir kolaylık ve navigasyon olmadan oraya indirdim' dedi.

'Gazze'den dünyaya tekrar uçacağıma inanıyorum.'