İşgalci İsrail rejimi zindanlarında tutulan 36 yaşındaki kanser hastası Filistinli esir Sami Ebu Diyak, tıbbi ihmal neticesinde 26 Kasım 2019 tarihinde Er-Ramle Cezaevi kliniğinde şehit olmuştu.
Filistinli Esir Kulübü, sene başından bu yana Filistinli beş esirin şehit olduğunu bildirerek, esir Sami Ebu Diyak’ın şehadetiyle birlikte işgal rejimi zindanlarında şehit olan Filistinli esir sayısının 222’ye yükseldiğini açıklamıştı.
Yeni Akit gazetesi yazarı Ahmet Varol, 'Zindan şehitleri' başlıklı yazısında konuya dair önemli ifadeler kullandı.
Sami Ebu Diyak'ın işgal rejiminin kasıtlı uygulamaları sonucu yakalandığı kanser hastalığından dolayı ve yine işgal güçlerinin kasıtlı ihmali neticesinde 26 Kasım Salı sabahı Remle Hapishanesi’nin kliniğinde hayatını kaybettiğini söyleyen Varol, Sami Ebu Diyak'in avukatı aracılığıyla göndermiş olduğu mektubu aktardı.
Ahmet Varol'un aktardığına göre Sami Ebu Diyak'ın Özgürlükler Merkezi avukatı İbtisam Anati vasıtasıyla gönderdiği mektuptan bir bölüm şu şekilde:
“Son günlerimde ve son saatlerimde annemin yanında, sevdiğim yakınlarımın yanında olmak ve onların kolları arasındayken hayata veda etmek istiyorum. Elleri ve kolları bağlı bir şekilde hayata veda etmek istemiyorum”
"İŞGALCİ İSRAİL KANSER HASTASI ESİRİN TALEBİNİ KABUL ETMEDİ"
Varol'un yazısına göre Siyonist İsrail rejimi, Sami Ebu Diyak'ın hayatının son günlerini annesinin yanında geçirme isteğini kabul etmedi.
Kanser hastası Filistinli esirin hapishanenin revirinde ranzaya bağlı bir şekilde gözetim altında tutulmaya devam edildiğini belirten Varol, "Sonuçta kansere yenildi ve 26 Kasım sabahı hayata gözlerini yumdu" ifadelerini kullandı.
"KANSERE YAKALANMASINDA İSRAİL'İN KASITLI UYGULAMALARININ ROLÜ VAR"
Ahmet Varol, Filistinli esir Sami Ebu Diyak’ın İsrail rejimi zindanlarında şehit olmasının ardından Filistin Esir Kulübü tarafından yapılan açıklamayı da aktardı. Filistinli Esir Kulübü, Sami Ebu Diyak’ın kanser hastalığına yakalanmasında işgal rejiminin birtakım kasıtlı uygulamalarının önemli rolü olduğunu, hastalığa yakalanmasından sonra da kasıtlı olarak ihmal edildiğini ve yavaş yavaş ölüme itildiğini dile getirmişti.
Yeni Akit gazetesi yazarı Ahmet Varol, konuya ilişkin yazısında Siyonist İsrail rejiminin Filistinlilere yönelik uyguladığı zulüm yönteminden de bahsetti.
İşgal yönetiminin cezaevleri idaresinin, Filistinli esirlerin cezaevlerine gizlice soktuklarını iddia ettiği cep telefonlarını kullanmalarını engelleme gerekçesiyle koğuşların çok yakınlarına sinyal karıştırıcı cihazlar yerleştirdiğini kaydeden Varol, "Bu cihazlar ise esirlerde başağrısı başta olmak üzere muhtelif anlık rahatsızlıklara neden olduğu gibi özellikle de kansere yakalanmalarına yol açıyor. Bu cihazlar yüzünden esirlerden birçok kişinin kansere yakalandığı Filistinli esirlerin davalarıyla ilgilenen muhtelif insan hakları kuruluşları tarafından dile getirildi" ifadelerini kullandı.
"İSRAİL, TAAHHÜDÜNÜ YERİNE GETİRMEDİ"
Ahmet Varol, Filistinli esirlerin söz konusu cihazların kaldırılması için açlık grevi başta olmak üzere muhtelif yöntemlerle mücadele verdiğini belirtti. Filistinli esirlerin verdikleri mücadelenin ardından varılan anlaşma neticesinde işgal rejimi cezaevleri idaresinin cihazları kaldırma taahhüdünde bulunduğunu kaydeden Varol, "Ama siyonist işgal rejimi her konuda olduğu gibi bu konuda da taahhüdünü yerine getirmedi ve birçok cezaevinde koğuşların yakınında hâlâ bu cihazlar kullanılıyor. İnsan hakları kuruluşları, işgal rejiminin bu konudaki taahhütlerini yerine getirmesi için mücadele ediyorlar. Ancak uluslararası çapta söze gelir bir baskı olmadığı için işgal yönetimi sözünü yerine getirmeme konusundaki ısrarını sürdürüyor" dedi.
"İSRAİL ZİNDANLARINDA KANSER HASTASI BİRÇOK FİLİSTİNLİ ESİR VAR"
Yeni Akit gazetesi yazarı Ahmet Varol, Siyonist İsrail rejimi zindanlarında kanser hastası olan çok sayıda Filistinli esir olduğunu ifade etti.
33 yıldan beri işgal zindanlarında esaret hayatı yaşayan İbrahim Nayif Ebu Muhh'un kanser hastası olduğunu belirten Ahmet Varol şu ifadeleri kullandı:
Sami Ebu Diyak bu yılın başından itibaren kasıtlı uygulamalar ve yine kasıtlı tıbbi ihmal nedeniyle İsrail işgal zindanlarında hayatını kaybeden beşinci Filistinli esirdi. Yine aynı sebepten dolayı işgal zindanlarında şehit olan Filistinli esirlerin sayısı ise onunla birlikte 222’yi bulmuştu. Hâlen zikrettiğimiz sebepten dolayı işgal zindanlarında kanser hastalığı ile uğraşan birçok Filistinli esir bulunuyor. Bunlardan biri de 33 yıldan beri işgal zindanlarında esaret hayatı yaşayan İbrahim Nayif Ebu Muhh. İşgal rejimine ait Soroka Hastanesi’nde yapılan incelemelerde kan kanserine yakalanmış olduğu tespit edilen Ebu Muhh’un da sağlık durumunun kötü olduğu ve kaldığı cezaevi şartlarının da çok kötü olması sebebiyle durumunun gittikçe kötüleştiği Filistinli esirlerin işleriyle ilgilenen heyet tarafından hazırlanan raporda dile getirildi. Ayrıca onun bu hastalığa yakalanmasında sözünü ettiğimiz sinyal karıştırıcı cihazların büyük payının olduğu dile getirildi.
Yeni Akit yazarı Ahmet Varol, yazısını şu ifadelerle sonlandırdı:
Siyonist işgal rejimi bir yandan Filistinlilerin üzerine füzeler atarak, bombalar yağdırarak toplu katliamlar yaparken bir yandan da onları zindanlara doldurarak kansere yakalanmalarına sebep olan cihazlarla yavaş yavaş ölümlerine neden oluyor.