Bu baskınların yahudilerin Hamursuz Bayramı'yla ilgili tören ve faaliyetlerin başlatılmasıyla eş zamanlı olarak gerçekleştirildiği belirtildi.
Kudüs'teki İslami Vakıflar Dairesi, işgalci askerler tarafından korunan onlarca yahudi yerleşimcinin gruplar halinde Mescidi Aksa'nın sahasına girdiklerini, Kubbetu's-Sahra'nın karşısında, Mescidi Aksa'nın doğu kısmındaki alanda kendilerince dini ritüellerini yaptıklarını bildirdi.
Wafa Haber Ajansı'nın yerel kaynaklara dayanarak yayınladığı haberde 172 yerleşimcinin Mağribliler Kapısı'ndan girdikleri ve Mescidi Aksa içinde provokatif Talmudi törenler düzenledikleri belirtildi.
İşgal polisinin gündelik olarak öğle namazından önce yerleşimcilerin baskınlarına fırsat vermek için Mağribliler Kapısı'nı açtığı, sonra öğle namazı vaktinde kapattığı Müslümanların namazlarını kılmalarının ardından yerleşimcilerin ikinci fasıl bir baskın düzenlemelerine fırsat vermek amacıyla tekrar açtığı ifade ediliyor.
İşgal yönetiminin böyle bir uygulamaya başvurmasındaki asıl amacının Mescidi Aksa'yı zaman yönünden paylaştırma planını pratikte uygulamaya sokmak ve toplumu bu uygulamaya alıştırmak, böylece planın resmi çerçevesinin şekillendirilmesi için şartları oluşturmak olduğuna dikkat çekiliyor.
Bu arada aşırı siyonist yerleşimciler her yıl yahudilerin Hamursuz Bayramı'nda yaptıkları çağrıları bu yıl yine tekrar ederek mensuplarını Mescidi Aksa'nın sahası içinde kurban kesmeye davet etti ve kurban kesme törenini Mescidi Aksa'nın içinde yapabilenlere 50 bin şikel ödül vaadinde bulundular. Yerleşimci çetelerin bu tür çağrıları geçmiş yıllarda ciddi gerginliklere ve çatışmalara neden olmuştu.