Mofokeng, Gazze'de gözaltındayken şehit olan doktor Ziyad Ed-Dillu'nun ardından yaptığı açıklamada, "Soykırımın birinci yıldönümü yaklaşırken, İsrail'in Gazze ve diğer işgal altındaki topraklardaki sağlık hakkını açıkça göz ardı etmesi karşısında hâlâ şoktayım" dedi.
Mofokeng, Ed-Dillu'nun Gazze Şifa Hastanesi'nde iç hastalıkları doktoru olduğunu, 18 Mart 2024'te İsrail güçlerinin hastaneyi bastığı sırada diğer sağlık çalışanlarıyla birlikte gözaltına alındığını ve 21 Mart'ta gözaltında hayatını kaybettiğini belirtti.
Mofokeng, Ed-Dillu'nun 7 Ekim'den bu yana Gazze ve Batı Şeria’da şehit olan 885'ten fazla sağlık çalışanından biri olduğunu; bu sayının hemşireleri, sağlık görevlilerini, doktorları ve diğer sağlık çalışanlarını kapsadığını söyledi.
Ayrıca, Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine dayanarak, İsrail’in Filistin sağlık sistemine yönelik saldırılarına dikkat çeken Mofokeng, Gazze'de, Batı Şeria’da ve Kudüs'te Ekim ayından bu yana sağlık kurumlarına ve hizmetlerine yönelik 1043 saldırı gerçekleştirildiğini hatırlattı.
Mofokeng, “İsrail, Filistin’in zaten sınırlı olan sağlık sistemini yok etmeyi ve işlevini engellemeyi durdurmalı, sağlık çalışanlarını korumalıdır. Savaş sırasında tıp hizmeti vermek asla bir suç değildir, ancak sağlık çalışanlarının hedef alınarak öldürülmesi bir suçtur ve İsrail bunu durdurmalıdır” dedi.
Sağlık çalışanlarının ve sağlık tesislerinin hedef alınmasının, bireylerin temel sağlık hizmetlerine erişim hakkıyla çeliştiğini, bu durumun çatışma zamanlarında son derece önemli olduğunu ve savaş suçu teşkil edebileceğini vurguladı.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, en az 128 sağlık çalışanı, görevlerini yerine getirirken keyfi olarak gözaltına alınmalarının ardından hâlâ tutuklu bulunuyor.
Mofokeng, keyfi olarak gözaltına alınan tüm sağlık çalışanlarının derhal serbest bırakılması, acil, bağımsız ve tarafsız soruşturmalar yürütülmesi ve onları yasa dışı şekilde gözaltına alan ve öldürenlerin hesap vermesi gerektiğini belirtti.
"Bir halkın kendi kaderini tayin hakkını tam olarak kullanamaması, temel haklarından, özellikle sağlık hakkından yararlanmasını etkiliyor" diyen Mofokeng, ateşkesin derhal ilan edilmesi, işgalin sona erdirilmesi ve soykırımın durdurulması çağrısında bulundu.
Birleşmiş Milletler verilerine göre, Gazze Şeridi’ndeki hastaneler, sağlık sistemine yönelik olarak devam eden yıkım nedeniyle tamamen çökmüş durumda. Gazze'de sağlık kurumlarının saldırılarda büyük zarar görmesi, tıbbi cihazların eskimesi, ilaç ve tıbbi malzeme eksikliği ve yakıt kıtlığından dolayı 36 hastaneden yalnızca 17’si kısmen hizmet verebiliyor.