Yemen'deki Husi yetkililerin Birleşmiş Milletler ve Sana merkezli insani yardım kuruluşlarının Amerikalı ve İngiliz personeline bir ay içinde ülkeyi terk etmelerini emrettiği bildirildi.
Husi dışişleri yetkilileri tarafından BM'nin Yemen'deki insani yardım koordinatörü Peter Hawkins'e gönderilen mektupta, yönetimlerindeki dışişleri bakanlığını kastederek "Bakanlık ... ABD ve İngiliz vatandaşlığına sahip memur ve işçileri 30 gün içinde ülkeyi terk etmeye hazırlanmaları konusunda bilgilendirmeniz gerektiğini vurgulamak ister." denildi.
Mektupta ayrıca yabancı kuruluşlara Yemen'deki operasyonlarda Amerikan ve İngiliz vatandaşlarını işe almamaları talimatı da verildi.
Husi hareketi, ABD destekli ve Suudi Arabistan önderliğindeki koalisyona karşı yaklaşık on yıl süren savaşın ardından Yemen'in büyük bir bölümünü kontrol ediyor.
Çatışmalar büyük ölçüde durduğu için çatışmalar "ne savaş, ne barış" şeklinde çıkmaza girdi, ancak her iki taraf da BM arabuluculuğundaki ateşkesi resmi olarak yenilemedi.
Amerika ve İngiltere misyonlarından yanıt
Husileri yeniden terör listesine ekleyen Amerika, mektuptan haberdar olduklarını bildirdi. Ancak Yemen'deki Amerika Büyükelçiliği, BM ya da Yemen'deki insani yardım kuruluşları adına Husi 'yetkililerinden aldıkları belgelerle ilgili yorumda bulunmayacaklarını' belirtti.
İngiliz Büyükelçiliği de personele henüz ayrılmalarının söylenmediğini ve misyonun konuyla ilgili olarak BM ile yakın temas halinde olduğunu bildirdi.
Yemen'deki İngiliz misyonundan yapılan açıklamada "BM, Husilerin tehlikeye attığı deniz yolları üzerinden Yemen halkına hayati önemde yardım sağlamaktadır. Onların yardım ulaştırma kabiliyetlerini engelleyecek hiçbir şey yapılmamalıdır." denildi.
ABD ve İngiliz savaş uçakları ve denizaltıları, Husilerin Gazze'deki Filistinlilere destek olmak amacıyla Kızıldeniz'de İsrail'le bağlantılı ticaret gemilerini hedef almasının ardından Yemen'e hava saldırıları düzenleyerek karşılık verdi.
Pentagon, ABD ve İngiliz kuvvetlerinin ikinci kez ortak saldırı düzenledi ve Husilere ait bir yeraltı depolama alanının yanı sıra füze ve gözetleme kabiliyetlerini de hedef aldıklarını açıkladı.