Furkan Erten
Suriye iç savaşının başladığı günden beri dünya bir insanlık dramına şahitlik ediyor. Savaşın en büyük yara alan bölgelerinden biri olan İdlib'den geriye harabe olmuş binalar, çadırlarda hayata tutunmaya çalışan milyonlar kaldı. Genç, yaşlı, kadın, erkek yüz binlerce kişi STK'ların verdiği çadırlarda yaşıyor. Bu çadırlara ulaşamayanlar ise kendi imkanlarıyla yaptıkları derme çatma çadırlarda kalıyor. Bazı bölgelerde insanlar enkaz haline gelmiş binalarda dahi yaşamaya devam ediyor. İdlib, aralıksız saldırı altında olmasına rağmen şehirde insanlar hayatlarını sürdürüyor.
2011 yılında başlayan ve yüz binlerce sivilin hayatını kaybetmesine, milyonlarca insanın göç etmesine sebep olan Suriye iç savaşında 10 yıl geride kaldı. Şüphesiz, geçmiş 10 yılda hem en büyük sıkıntıyı çeken hem de en çok tehlike altında olan Türkiye oldu. Suriye'den gelen milyonlarca insana ev sahipliği yapan Türkiye, aynı zamanda PKK'nın Suriye uzantısı PYD ve Amerikan menşeili DEAŞ gibi terör örgütlerine harekatlar düzenledi. Suriye'nin kuzeyine Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı isimleriyle üç harekat düzenleyen Türkiye, PYD terör örgütünün sınırını tehdit etmesinin ardından yeni bir harekatın sinyallerini verdi.
1 MİLYONA YAKIN İNSAN ÇADIRDA YAŞIYOR
İdlib'de bin 270 tane çadır kent bulunuyor. Bunların yüzde 50'sinden fazlasında tuvalet, banyo dahi bulunmuyor. Çadırlarda eğitim faaliyeti yok, mescit de bulunmuyor. İnsanların bu şartlar altında yaşadığı çadır kentlerde 1 milyona yakın insan hayat mücadelesi veriyor. Yazın sıcağın, kışın soğuğun tüm şiddetini insanlara yansıtan çadırlarda her kış soba zehirlenmeleri ve yangınlar çıkıyor.
İNSANLAR, YIKILMIŞ BİNALARDA BARINIYOR...
4 günlük Azez ve Afrin'deki incelemelerin ardından Rusya ve Esad rejiminin aralıksız saldırdığı İdlib bölgesine giriş yapan Millî Gazete muhabiri Furkan Erten, şehirdeki hayatı görüntüledi, insanlarla konuştu. Her köşesi moloz yığınlarıyla dolu olan şehirde birçok binanın üst katları roket saldırılarından dolayı yıkılmış vaziyette. Yıkılmış olmasına rağmen bu binalarda hala insanlar yaşıyor.
ARAZİ KİRALAYIP ÇADIR KURUYORLAR
Suriye'nin diğer bölgelerinden özellikle Halep'ten göçen insanların ağırlıklı olduğu İdlib'de yüz binlerce insan çadırlarda hayata tutunmaya çalışıyor. STK'ların kurduğu çadır kentlerde yer bulamayan insanlar, bazı arazilere kira ödeyerek çadırlarını kuruyor. Altyapı ve elektrik hizmetinin diğer kentlere göre daha iyi olduğu İdlib'de sağlık sistemi içler acısı bir durumda. Özellikle koronavirüs vakalarında ciddi artışın olduğu şehirde önlem alınamıyor.
'YAŞADIĞIMIZ HER YER BOMBALANDI'
Ebu Ahmed, 'Halep'in Selahaddin bölgesinden kimimiz nakliye araçlarıyla kimimiz yürüyerek Atarib'e geldik. Orası da cephe hattı olmaya başladı. Rejim tarafından yaşadığımız yerler bombalandı. En sonunda buraya kadar gelmek zorunda kaldık. Atarib'de bomba seslerini duymamak için çocuklarımız başlarını yastıklarla kapatırdı. Orada 40 yaşında bir akrabamız Rus bombardımanında vefat etti. Aynı köyden 60 aile burada yaşıyoruz. Arazinin sahibine kira vererek burayı tuttuk ve çadırlar kurduk. Bu şekilde yaşamaya devam ediyoruz' dedi.
TÜM OLUMSUZLUKLARA RAĞMEN HAYAT DEVAM EDİYOR
Büyük bir inşaat sahasını andıran şehirde adeta toz bulutu dolanıyor. Hemen hemen her sokak çukurlarla dolu. Tüm bu olumsuzluklara rağmen şehirde hayatın devam ediyor oluşu dikkat çekiyor. On binlerce insan kıt kanaat de olsa geçinecek şekilde hayatlarını sürdürüyor.
milli gazete