Uygur Hareketi, bu tarihî kararı, büyük bir memnuniyetle karşıladı. Uygur Hareketi ve Dünya Uygur Kongresi Kongresi Kıdemli Danışmanı Dr. Rishat Abbas karara ilişkin olarak, 'Mahkemeye katıldım ve Çin Komünist Partisi'nin toplama kamplarında yaşadıklarını anlatan insanların cesaretine şahitlik ettim. Hem mahkemenin topladığı belgeler hem de tanık ifadeleri, Çin vahşetini tüm boyutlarıyla gözler önüne sermiştir' dedi. Abbas, tüm uluslar arası toplumu da mahkemenin kararına kulak vermeye çağırdı.

Hinduların Babri Cami'ni Yıkmasının Üzerinden 31 Yıl Geçti Hinduların Babri Cami'ni Yıkmasının Üzerinden 31 Yıl Geçti

Dünya Uygur Kongresi Başkanı Dolkun İsa, Uygur soykırımının yarı yasal bir organ tarafından tanındığına dikkat çekti. 'Bu daha önce görülmemiş bir şey' diyen İsa, 'Bugünkü karar, bağlayıcı olmamakla birlikte, BM Soykırım Sözleşmesi'ne taraf devletlerin harekete geçmesinin sağlanması açısından son derece önemlidir' ifadelerini kullandı.

Mahkeme Başkanı Geoffrey Nice da, tanıklıların önemine dikkat çekerek 'Doğruyu söylemek korkakların değil, cesurların isidir' değerlendirmesinde bulundu. Nice ayrıca, Çin tarafından devlet eliyle toplu gözaltı, aileleri ayırma, kısırlaştırma, cinsel şiddet, zorla çalıştırma ve kültürel miras alanlarının yok edilmesi yönetmelerinin uygulandığını vurguladı.

Daha önce ABD Dışişleri Bakanlığı, İngiltere, Belçika, Kanada ve Hollanda meclisleri, Çin'in Uygur Türklerine yönelik zulümlerini soykırım olarak tanımıştı.