4'üncü kez başbakan olarak seçilen Hariri, "Fransa'nın girişimi doğrultusunda ekonomik, finansal ve idari reformlar yapmak üzere politik olmayan uzmanlardan oluşan bir kabine kuracağım. Hükümeti kurmak için hızlı davranacağım çünkü zaman azalıyor ve ülkemiz için bu son şans olabilir" dedi.

Cumhurbaşkanı Mişel Avn tarafından atanan Hariri, ülkeyi uzun süredir saran siyasi ve ekonomik krizden çıkarması umuduyla parlamentodaki çoğu grup tarafından da destekleniyor. Mecliste yapılan oylamada 65 vekil kendisine destek verirken 53 vekil de çekimser oy kullandı.

Daha önce 3 kez başbakanlık yapan Hariri, kriz nedeniyle geçen yıl başlayan kitlesel gösterilerin ikinci haftasında istifa etmişti.

Teknokratlar Hükümeti Girişimi Sonuç Vermemişti

Lübnan'da Hizbullah ve siyasi müttefiklerinin destekleriyle 21 Ocak'ta kurulan Diyab hükümeti, Beyrut Limanı'nda 2 bin 750 ton amonyum nitratın infilak etmesinin ardından halktan gelen tepkiler üzerine 10 Ağustos'ta istifa etmek zorunda kalmıştı.

Söz konusu patlamanın ardından Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ülkedeki krize karşı reformları hayata geçirecek bir hükümetin kurulması ve sonrasında Paris'te Lübnan'a destek için uluslararası konferans düzenlenmesi girişimini başlatmıştı.

31 Ağustos'ta hükümeti kurmakla görevlendirilen Mustafa Edib'in teknokratlardan oluşan bir hükümet kurma çabası ise başarısızlığa uğramıştı. Edib, 26 Eylül'de "Hükümeti kurma görevini aldığım sıradaki mutabakat artık yok" diyerek görevi iade ettiğini duyurmuştu.

Rusya ve İran Trump'ın Göreve Başlamasından Önce Anlaşma İmzaladı Rusya ve İran Trump'ın Göreve Başlamasından Önce Anlaşma İmzaladı

Kamu borcunun 90 milyar doları aştığı Lübnan, 1975-1990 yıllarındaki iç savaştan bu yana en büyük ekonomik krizlerden birini yaşıyor.

Siyasi güçler ile yöneticileri ülkedeki mevcut ekonomik krizin nedeni olarak gören halk, uzun yıllardır yönetimi paylaşan mezhepsel siyasi partilerin yer almadığı, teknokratlardan oluşan küçültülmüş bir hükümetin kurulmasını talep ediyor.

Lübnan'daki gösteriler

Gösteriler Bir Yıl Önce Başladı

Lübnan'da protestocular, ekonomik sorunların ağırlaşmaya başladığı geçen yılın Ekim ayında, siyasi sistemin tamamen değişmesi talebiyle eylemler yapmaya başladı.

Daha sonra Lübnan'ın sorunları, koronavirüs salgını ve 4 Ağustos'ta Beyrut Limanı'nda meydana gelen dev patlamayla daha da ağırlaştı.

Hükümetin ihmalle suçlandığı patlama sonrası, Hariri'nin halefi Hassan Diab da istifa etti.

Diab'ın yerine görevlendirilen Mustafa Adib ise partiler üstü kabinesine yeterince destek alamayınca hükümet kurma girişimlerinden vazgeçti.

Bu durum, Lübnan'ın acilen reform uygulamak ve yolsuzluklara engel olma karşılığında milyarlarca dolar uluslararası yardım alacağı Fransız inisiyatifine darbe vurdu.

Saad Hariri ise Fransız planında belirlenen "ekonomik ve mali reformları" uygulayacak bir hükümeti, kısa sürede kurmayı vadetti.

Lübnan'daki gösteriler

Dünyanın En Borçlu Ülkelerinden Biri

Hariri'nin bir önceki görev döneminde Lübnan ekonomisindeki çöküş başlamıştı.

Dünyanın en borçlu ülkelerinden biri olan Lübnan'da ekonomik büyüme sıfıra düşmüş, Amerikan doları sıkıntısı nedeniyle çıpalanan para birimi Lübnan Sterlini, karaborsada değer kaybetmişti.

İşsizlik ve yoksulluk artarken, halk hükümetin en temel hizmetleri bile sağlayamamasına tepki göstermişti.

Hariri ve hükümeti istifa etmeden önce, para toplayabilmek için sesli WhatsApp aramalarına vergi koymayı teklif etmişti.

Protestolar hızla uzun süredir yolsuzluk, israf, kötü yönetim ve ihmalle suçlanan birçok Lübnanlı siyasi elite karşı, ulusal bir isyana dönüşmüştü.

Protestocuların başlıca taleplerinden biri de bir teknokrat hükümeti kurulmasıydı.